27 Aralık 2011 Salı

Beni Tutmayın!



Yağmurlu ve upuzun bir yolu düşe kalka yürümeye çalıştım.
Ve inanılamayacak kadar duygusal bir şampiyonluk hikayemiz oldu sarı lacivertle.
Beni tutma böyle kahpeliklere gelemem, beni tutma çok kötü yanılırsın.
Yıllardır öyle biriktim, öyle gerildim ki,topyekün boşalır toz olur dağılırsın.




Siz benim en ince dilimde türkümü çaldınız
Siz benim en ücra duygularımı talan ederek beslendiniz ulu orta
Benim için her şeyin merkezi Fenerbahçeydi ve her şey onun etrafında dönerdi.
Adliye köşelerinde tükenip topuk yaylasında ararken kendimi, gelip tribüne sığınırdım,umutlarım bir kez daha yeşerirdi.




Beni tutma şantajlara boyun eğmem.
Beni tutma hırsımdan çatlarım.
Yıllardır öyle sabrettim öyle doldum ki,
Şimdi yanardağlar gibi birden patlarım.




Bir yavru serçe hayata bağlanır gibi ağzım açık bağlandım kanaryaya,
bir güvercinin yere çakılan ses tonu gibi haykırdım her gol attığında,
Bir sabah temiz futbol adına bütün ömrümü ve beni sildiniz.
Bir tuhaf senaryoydu ve bu senaryoda zavallı bir figürandım sadece, anlatamam
Kumlara yazılmış sözcükler kadar kısacıktınız karşımda
Ve anladım ki bir takım şeyleri ilk dalgada yitirecektiniz, 




Beni tutma ben senin dizlerine çökemem
Beni tutma ellerimde kalırsın, kırılırsın


Bu nasıl insanlıkmış, bu nasıl adaletmiş, bu nasıl vefaymış
Bu nasıl acıymış ulan bu nasıl vicdansızlık, bu nasıl cefa?


Beni tutma gazabım yakar ellerini, beni tutma hurdahaş olursun.
Yıllardır öyle biriktirdim, öyle nefret ettim ki,bir ah ederim kaskatı kesilir taş olursun.




Ben şimdi gözüne sokuyorum adaleti,ama siz körsünüz ısrarla görmüyorsunuz
Hala o aptal köşenizde oturup, beni öngörülerinizle yargılamak ne kolaymış.
Peki! gördüklerimi gördün, yaşadıklarımı yaşadın mı sen?
İzmir'de 3-1 geriye düştüğümde hissettiklerimi anlayabilir misin sen?
Sivas maçında son 5 dakikada, son maçta kaçan 2 şampiyonluğun acısını yaşadın mı sen?


Beni tutma, beni tutma darmadağın olursun
Yıllardır öyle çok yenildim öyle çok kaybettim ki 
Şimdi bir tükürürüm kaskatı olur rezil olursun!




Ey kir içinde yüzenler, herkesin atına binenler
Ey sürünenler, ey bölenler, bölünenler,
Herkesi birbirine düşürüp, sinsice sevinenler
Ey gençliğimi harcayanlar, ey kağıttan kaplanlar, zavallı sıçanlar.
Ey ciğeri beş para etmezler, ey sıkıyı gördü mü fellik fellik kaçanlar
Ey darbe kaçkınları, orta yolcular, dönekler, sümüklü böcekler
Ey ispiyoncular, bozguncular, medya çömezleri yüzü yırtılmış köçekler, ibneler
Beni tutmayın ulan burama geldi dayandı.
Beni tutmayın bozarım bu kirli oyunlarınızı
Yıllardır öyle ittifaklar kurdunuz, öyle çok sömürdünüz ki
BENİM ADIM FENERBAHÇE ULAN SİKERİM ANANIZI!

9 Aralık 2011 Cuma

Sayın Savcım Neden Böyle Oldu?

O kadar Yeteneksiziz ki şike yapmayı bile beceremiyoruz, teknik takipten ödümüz kopuyor telefonda konuşurken 1 numaralı adam yada CEO falan diyoruz Aziz Yıldırım'a! O kadar dikkat ediyoruz işte!
Peki abi biz neden şike yaptıktan sonra kurumsallık sınırlarını bozmuyoruz da üstüne bide fiş kesiyoruz?


Galatasaray'ı, Beşiktaş'ı deplasmanda yeniyoruz, gelip Kadıköy'de Kasımpaşa maçında şike yapıyoruz! 
Peki abi deli mi sikti bizi de böyle saçma sapan hareketlerde bulunuyoruz?


Lugano'ya 3, Emre'ye 3 Alex'e 3,5 milyon dolar veriyoruz, o sezon takıma toplamda 11 milyon dolar prim dağıtıyoruz, eyvallah! 34 bin lira'ya şike yapıyoruz, evet abi 34 bin lira!
peki abi neden 11 milyon dolar prim dağıtıyoruz kendi takımımıza?
Sayın savcım neden böyle bi'şey yaptık biz?




Yetmiyor Manisaspor'a teşvik primi gönderiyoruz Trabzonspor maçında, gerizekalılar maçı berabere bile bitiremiyorlar!
Peki abi neden teşvik primi gönderdiğimiz kaleci ilk 11de çıkıp aslanlar gibi kaleyi korumuyor?
Sayın savcım neden böyle oldu?


Peki abi o kaleci neden dışarıda Korcan içeride? Aynı bokun laciverti olunca dışarıda mı oluyorsun?
Sayın savcım neden böyle oldu?



İddianamede İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da var!
Peki abi İBB'nin teknik direktörünü milli takımın başına nasıl getirirsin bunu açıkla bana?
Sayın savcım neden böyle oldu?



Sinan Engin, Aziz Yıldırım'ın örgütünün üyesi!
Aziz Yıldırım içerideyken örgütünün adamı Sinan Engin neden dışarıda? Aynı bokun laciverti olunca dışarıda mı oluyorsun?
Sayın savcım neden böyle oldu?




Şikeyi düzgün yapanı tatile göndeririz, eline yüzüne bulaştırana bi'daha görev vermeyiz!
EY BÜTÜN BUNLARA İNANAN BULANIK BEYİNLİLER, SİKTİRİNİZ GİDİNİZ!

8 Aralık 2011 Perşembe

Özel Yetkili Fransız



Dünya'nın en büyük ikinci futbol organizasyonu Şampiyonlar Ligi! Herkesin saygı gösterdiği, final maçında her yıl milyarlarca insanı televizyon başına bağlayan bir turnuvadan söz ediyoruz. Herhalde bu kısa tanımdan sonra önünüzü iliklemişsinizdir çünkü tanıtım müziği bile milyonlarca insanın kanını kaynattığını düşünürsek, böyle bir organizasyonun içinde bulunmak bile başlı başına gurur kaynağıdır.

Adı üzerinde Şampiyonların ligi olması gerekirken, Özel Yetkili bir Fransız çıkıp "Diğer takımların da bu pastadan pay alıp büyümeye, bu arenaya çıkıp mücadele etmeye hakkı var." diye yeni bir oluşumun startını verdi adeta! 

Bu Şampiyonlar Ligi'nin tarihinde yapılmış en büyük hatadır! 
Neden mi?
İşte o takımlardan biri ve Şampiyonlar Ligi marka değerine çektiği inanılmaz cila;

Geçtiğimiz gün oynanan Zagreb - Lyon maçında yaşanan tuhaf olaylar, Ajax'ın verilmeyen nizami golleri derken Fransız ekibi Lyon mucizevi bir şekilde ikinci tura yükseldi/uçtu!  Birbirimizi kandırmaya gerek yok, şike nedir? nasıl yapılır? Sorusuna en güzel şekil A1 oldu Zagreb takımı, ülkemizde hala aklı bulanık kişilere tekrardan örnek gösteriyorum bakın şike budur, böyle yapılır 


( Zagreb'li defans oyuncusunun maçtan önce bahis yaptığı, kuponu da elinde olduğu fotoğraflarda gayet açık ve net! )

Dipnot; Marsilya'nın 2-0'dan 2-3'e efsanevi dönüşünün de bu Özel Yetkili Fransız'ın sayesinde çok temiz bir geri dönüş hikayesi olduğunu düşünmüyorum, o kadar bulandırdılar çünkü futbolu!

Şampiyonlar Ligi en az Dünya Kupası kadar ciddi bir turnuvadır. Çok açık bir şekilde söyliyim Şampiyonlar Ligi'nde şike yapmak gerçekten göt isterdi zamanında..
Hala da öyle hatta!
Şike yapmak için Özel Yetkili Fransız gibi baştan aşağı GÖT olmak gerekir elbette!
En azından duruşları sağlam, tarihleri şan ile dolu bazı takımlar bu turnuvaya saygılarını gösterdiler, rezil olup daha gruplarda elenmeyi göze alarak.
Ajax gibi köklü bir takımı harcadılar, sırf Özel Yetkili Fransız öyle buyurdu diye!
Manchester United gibi mesela!
İngiliz lobisi yok muydu? Kralını yaparlardı isteseler.
Paraları mı yok Basel'e yedirecek?
Böyle vasıfsız takımları Şampiyonlar Ligine alarak hatanın kralını yapmıştır Özel Yetkili Fransız!

Henüz bitmedi, bir de bu fotoğraf var;


( Son dakikada Henry'nin yaptığı bu elle müdahaleyi görmeyip Fransa'nın son saniye golüyle Dünya Kupasına katılmasına, başka bir deyişle İrlanda'nın Dünya Kupasına katılamamasına sebep olundu bu Özel Yetkili Fransız'ın döneminde yine! )

Bitti mi sanıyorsunuz? 
Hayır



( Yakın tarihte Euro 2016'yı düzenlemek için aday ülkelerin sayısı 2'ye indirildiğinde finale Türkiye ve Fransa kalmıştı, 1 oy farkla burun farkıyla kazanan Fransa olmuştu! Kimin burnuydu acaba o? )

Durmak yok, yola devam!

2011 Temmuz

Fenerbahçe'nin şike iddialarına adı karıştığı, basında haberleri fazlasıyla çıktığı, Metris'te başkanı ve yöneticileri olduğu için henüz iddianame bile hazırlanmamışken "Marka Değeri"ne zarar gelebileceği için ( Zagreb'li oyuncunun Şampiyonlar Liginde şike yapması zarar getirmiyor ne hikmetse, soruşturma bile başlatılmamış o maç için! ) Şampiyonlar Liginden men ediliyor!

İşin daha komiği gizli tapeleri gün yüzüne hala çıkmamış olan, şike ve teşvik olaylarında adı geçerken Trabzonspor davet ediliyor!
Geçtiğimiz günlerde iddianame açıklandı,  Ağustos ayında iddianame bile ortada yokken Fenerbahçe'yi marka değerini düşündüğü için Zero Tolerance diye almadığı Şampiyonlar Liginde mücadele ettirdiği Trabzonspor'un da adı geçiyor açıklanan iddianamede, başkanı futbol müsabakasını hiç bir stadyumdan izleyemiyor artık ve o takım 2 maçta teşvik primi göndermekle suçlanıyor!


Özel Yetkili Fransız şöyle buyurdu;
İddianame yeni açıklandı, bekliyoruz!

Soruyorum; 
Ağustos'ta neye göre, kime göre karar aldınız öyleyse?

Söylüyorum;
Senin içinde düpedüz Fransız çocuklarını kolladığın, Avrupa'nın gözü önünde şike yapılmasına müsade ettiğin, hakkında soruşturma bile başlatmadığın Şampiyonlar Liginden çok daha temizdir FENERBAHÇE!

VA TE FAİRE FOUTRE PLATİNİ!


6 Aralık 2011 Salı

Teoride Superman, Pratikte Süleyman.. UltrAslan!



UtrAslan Manifestosu; " Aynı şehrin takımları arasındaki maçlarda ev sahibi takımlar, misafir takım seyircilerine tribünlerin yarısını, hiç olmazsa tek bir kale arkası tribününü tahsis etmelidir. Stadyumlarda ve İstanbul derbylerinde, yıllarca varolan ve oynanan futbolun heyecanını, zevkini arttıran bu uygulamaya geri dönülmelidir.




Bu " Superman(!)'lar " adını Ultras'tan almış, Ultras kültürünü lafta taşımıştır bunca zaman. Deplasman yasağına kayıtsız kalmakla beraber ( kuvvetle muhtemel kıytırık bir pankart açacaklardır maçın başında, bu konuyla ilgili görevlerini ihya etmiş olacaklar akıllarınca. ) kendi manifestosuna ( manifestolar tribün gruplarının anayasasıdır! ) ihanet etmiş, kendini inkar etmiştir!






GFB'nin jeneriklik biçimde UltrAslan grubuna geçirdiği golü bizde arşivimize ekleyelim!

4 Aralık 2011 Pazar

Yapmayın Etmeyin!


Telegol isimli sözde futbol programını izleme ey Fenerbahçe'li, lütfen! 
Senin başkanına, yöneticine ve bu dünyadaki en önemli manevi değerin olan 104 yıllık sevdana saygı duymayıp, suçlayacak yer aramadı mı bu adamlar?
Sadece kaos ile beslenen sözde futbol yorumcuları 3 temmuzdan bu yana ağzından salyalar akıtarak giydirmediler mi sana? Canın yanmadı mı o sözde futbol programını izlerken? Hiç birini anlayamadın mı?
Tabikide anladın, canın yandı, sinirlendin, küfrettin..
Belki bir sigara yakıp Gemide filminde geçen o muazzam repliği tekrarladın içinden " Ne yapıcaz be Kamil, anamız sikildi " diye..
Ne bekliyorsun o programdan ey Fenerbahçe'li ?
Serhat Ulueren'in mi? Ziya Şengül'ün mü? yoksa Erman Toroğlunun mu futbol bilgisine inanıyorsun?
Hadi futbol bilgisini geçtim yaşanan süreç hakkında doğru düzgün iki kelime konuşacaklarına inanıyor musun bu adamların?
Seni aydınlatacağına inanıyor musun bu adamların?
Bu ülkenin futbol aydınları sence bu adamlar mı?
 Futbol bu adamlara mı kaldı?
Velev ki futbol bu adamlara kaldıysa bu ülke topraklarında futbol topunu bırak İlkokulda futbol oynadığımız o üstüne basılmış kola kutularına bile ayağımı sürmem!


Peki neden?
Sorgula bunu ey Fenerbahçe'li neden?
Bu adamlara süreç hakkında yayın yasağı getirseler, sadece futbol konuşacaksın diye zorunlu tutsalar ya konuşacak bi'şey bulamayıp yaptıkları program ana haber bültenlerinden sonraki spor bültenleri kadar kısa sürer ya da Arda Turan'a saldırdıkları gibi başka bir futbolcuyu kurban seçerler kendilerine onunla uğraşırlar, dedim ya kaos ile beslenen zihniyet futbolun hangi dogrusunu konuşacak?

Birilerinin bi'şeyler anlatmasını istiyorsunuz, canınız çok sıkılıyor biliyorum çünkü benimde öyle
içim içimden geçiyor adeta!
Gerçekler bir adım yanımdaymış gibi geliyor, hani bana bıraksalar sabaha Fenerbahçe'yi aklarım!
Fakat insanlar susuyor, konuşmuyorlar! Bakıyor, görmüyorlar!
Hani bir adam var ya içerde o gülse hepimiz ağlayacağız! Belki o zaman kendimizi bulacağız!
Hepimizin beyninde depremler oluyor, dışarda siren sesi her saniyemizde, her gün öldürmeye teşebbüs ediyorlar bizi hergün ama bu şerefsizleri izleyerek kaosa prim tanıma, lütfen ama!